Yeniden Canlandırma Deneyleri Diriltme ve Ölü Canlandırma Deneyleri
Canlandırma deneyleri ölümün gerçek yüzünü anlamış ve ölüme meydan okumaya çalışan bilim insanlarının deneylerle ölümü yenecekleri ve ölüme karşı koyabileceklerine inanmalarıyla başlamıştır.Ölüm herkesin bir gün tadacağı bir duygudur.Ölümün bir son mu yoksa bir başlangıç mı olduğu bilinmemektedir fakat ölüm kaçınılmaz sondur.Ölüme çare henüz bulunmamıştır.Canlandırma deneyleri organizma canlandırmak için yapılan çoğu zaman başarı sağlanabilen fakat tam olarak ölüme çare bulunmamış deneylerdir.Canlandırma deneyi yapmak her bilim adamının kolayca yapabildiği deneylerden daha fazla önemli olmakla birlikte diriltme ve canlandırma deneyi bazen insanın neler yapabileceğini gösterirken bazen de yeniden organizma diriltme fikri çılgınca ve olması mümkün olmayan fikirler arasına girmektedir.
Ölüm türk dil kurumu sözlüğüne göre : isim Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın
tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak,
irtihal, memat, mevt, vefat şeklinde anlamlandırılmıştır.
Günümüzde ölüme karşı
ölüm,olayını durduracak,yeniden canlandırma ve yeniden dirilmeye dayalı bir
kesin bilgi bilinmemektedir fakat organizmanın yeniden canlandırılması,yeniden
dirilme,canlanma konularında bir çok canlandırma deneyleri yapılmış olup bu canlandırma
deneyleri gizlenmeden halka da sunulmuştur.
Mikroorganizma
canlandırma,ölüyü diriltme,ölüme çare bulma,yeniden canlandırma deneylerinde
amaç her zaman ölüme çare bulmaktır.Ölen bir bitki,hayvan yada insanın yeniden
canlandırılabilineceğine,organizmaların yeniden canlanacağına,ölümden sonra
tekrar dirileceğine inanılarak canlandırma deneyleri ve ölümden sonra dirilme
deneyleri yapılmıştır.
Peki ölümden sonra
dirilme olabilir mi yada organizma canlandırma gerçekleştirilebilir mi ?
Canlandırma deneyleri başarılı olur mu yada oldu mu?
Canlandırma ve ölüyü
diriltme deneylerinden örnekler vereceğim fakat bu canlandırma deneylerinin
uzun yıllar önce başladığını günümüzde hala insanın merakı üzerine ölü diriltme
deneylerinin devam ettiğini söylemek isterim.Ölü diriltme ve canlandırma
deneyleri başta bitki ve hayvanlar üzerinde denendi.insanların üzerinde
denendiği kesin bilgi değildir fakat bugünlerde deneceği hakkında bilgi
verilmektedir.
Ölü diriltme gerek
tahterevalli deneyi ile gerekse autojektor adı verilen kalp akciğer makinesiyle
yapılmış aslında canlandırma deneyi gerçekleşti.Ölü diriltmek kolay olmayacağı
gibi canlı kalmayı sürdürmekte kolay olmadı ve günümüzde ölü diriltme ve
canlandırma deneyleri devam etmekte.
1939-1940 yılları
arasında Sovyet Rusya'da çok gizli yürütülen organizma canlandırma deneyleri
(Organism Resurrection Experiments) belgeselinin ikinci bölümü. Bu bölümde
anestezi ile uyuşturulmuş canlı bir köpeğin vücudundaki kan ayrı bir ortama
alınarak kalbi durdurulmasıyla köpeğin ölümü gerçekleştiriliyor. 10 dakika
sonra "otojektör" adı verilen cihaz sayesinde dışarıya alınan kan
köpeğin vücuduna yeniden pompalanarak kalbin atması yeniden sağlanıyor. Kalbi
atmaya başlayan köpek yeniden nefes alıp vermeye başlamaktadır. Bu şekilde
bilim insanları 3 farklı köpeğin farklı sürelerde ölümünü gerçekleştirip
yeniden diriltmişlerdir. Bu Deneyler dönemin ünlü Rus doktorlarından Sergei
Brukhonenko ile İngiliz evrimsel biyolog Profesör John Burdon Sanderson Haldane
(J.B.S. Haldane) tarafından yürütülmüştür.
Ölü diriltme ve organizma canlandırma deneyi söyle
gerçekleşmektedir.
Organizmaların yeniden canlandırılma deneyleri
(Organism resurrection experiments) adlı belgeselin Amerikan-Sovyet tıp
cemiyetince dağıtılmış olduğu filmin başında yazmakta,ölü diriltme ve organizma
canlandırma deneyi başlamaktadır.
Sscb deneysel pisikoloji ve
terapi enstitüsünde yürütülen ‘’yapay kan dolaşımı sistemi ve organizmaların yeniden
canlandırılma aşamasıdır.Ölü diriltmek olarakta adlandırabileceğimiz
canlandırma deneyine profesör j.b.s. haldane şöyle başlıyor.Bu filmde
gösterilen yeniden canlandırma deneyleri aslen rus pisikoloji kongresinde
gerçekleştirilmiştir.Tahmin edebileceğiniz gibi teknik her şeydir.
Bu ölü diriltme ve organizma canlandırma deneyinde
köpeğin iç organlarını çıkartıp düzenli bir şekilde sıraya koyarak izole
edilmesi sağlanmış.Ölü diriltme,canlandırma deneyini yürüten profesör j.b.s.
haldane izole edilmiş organların hayvanın vücudundan öldükten sonra alınmış
olsa bile yeniden canlandırma sağlanacağını söylüyor.Hayvanın kalbi izole
edilmiş yapay koşullarda yeniden canlandırılma ile tekrar atmaya başlıyor ve
çalışıyor.Kalpte yeniden canlandırma gerçekleşmesi için kalp damarlarına kan
pompalanıyor ve kalpte yeniden canlanma gerçekleşiyor.En önemli organlardan
biri olan kalbin atmaya başlamasından sora ölü diriltme ve canlandırma deneyi
gerçekleşmeye daha yakın bir hal alıyor.
Ölü diriltme ve canlandırma deneyi ’nde devam eden
ilginç bir olay ise hayvandan alınan akciğerin körük yardımıyla içinin hava
doldurulması.Kirli kan ise pompa yardımıyla akciğerlere gönderilerek canlandırma
deneyi devam ediyor.Akciğer kirli kanı alarak oksijen yardımıyla temiz kana
dönüştürüyor,şu ana kadar ölü diriltme deneyi sonuç verecekmiş gibi görünüyor.
İzole edilmiş akciğer canlı hayvandaki gibi kimyasal değişimleri gerçekleştirerek
işlevini sürdürüyor.Canlandırma deneyinde iç organlar olduğu gibi hayvanın
kafası da izole edilerek ölü diriltme deneyine devam ediliyor.Temiz kan
haznesinin de vücuduna bağlı olduğu köpeğin kafasına hazneden alınan temiz kan
atardamar pompası yardımıyla gönderilirken toplardamar pompası da kirli kanı
boşaltıyor.Böylelikle canlandırma deneyi’nde yapay kan dolaşımı hayvanın
kafasının canlılığı için metabolik gereklilikleri sağlıyor.Ölü diriltme deneyinde
tüm organlar izole edildiği gibi kafasıda izole edilmişti ve izole edilen kafa
saatlerce canlı kalabilir.Canlandırma deneyinde bu kafa dolaşımdan sonra
uyarılara tepki verebilir.ölü diriltme ve canlandırma deneyinde ilginç olan bir
kısım daha var ki o da izole edilen kafanın ışığa,sese ve dokunmaya tepki
vermesi.Hayvanın burnuna sitrik acit sürüldüğünde hayvanın dilinini çıkararak
burnunu yalaması da canlandırma deneyinde ölü diriltmeye yaklaşıldığını
gösteriyor.
Ayrılmış organları canlandırma
deyinde ikinci kısım ise bütün bir organizma canlandırılması yani ölü diriltmek
diyebileceğimiz deney.
Profesör organların canlandırılması bilim
adamlarına bütün bir organizmayı canlandırma deneyi için olanak sağladığını
söylüyor.
Bütün bir organizma canlandırma deneyi otojektör
yardımıyla gerçekleşiyor.Otojektör kalbin ve akciğerin fonksiyonlarını
gerçekleştirdiği için organ canlandırma deneyi ve ölü diriltme deneyinde büyük
rol oynuyor.
Canlandırma deneyi otojektör yardımıyla
başlayacak.İlk önce kan dolaşımını kolay sağlamak için kan pıhtılaşmasını
önleyici madde enjekte ediliyor ve ölü diriltme deneyi’ne hazırlık sağlanıyor.Bu
canlandırma deneyinde köpek anestezi altında olduğu için acı duymadığı
belirtiliyor.Hayvanın yaşamsal fonksiyonlarına henüz müdahale edilmediği halde hayvan
dokunmaya tepki veriyor.Özel cihaz yardımıyla nefes alıp verme ve kalp
fonksiyonları kaydediliyor.solunum ve nabzı normal olan hayvanı canlandırma
deneyi başlıyor.Hayvanın tüm kanı şah damarından boşaltılıyor.Bu canlandırma
deneyinde hayvanın tüm kanı atardamarından boşaltıldıktan sonra hayvan son
nefesini veriyor ve köpek ölüyor işte bu ölü diriltme deneyinde asıl deneyin
heyecan verici kısmı şimdi başlıyor.Zaman başlatılıyor.
bu canlandırma deneyinde ölen köpek
diriltilebilecek mi ?
Zaman diriliş için başlatılıyor,kronometre
tutuluyor.
Herhangi bir müdahale olmazsa vücut hücrelerinin
ölümü yavaş yavaş gerçekleşecek.otojektör çalıştırılmadan önce atardamar
pompası atardamara bağlanıyor,toplardamar pompası da toplardamara bağlanıyor.bu
canlandırma deneyinde ölü diriltmeye başlanmadan önce hayvan 10 dakika ölü
durumda bekletiliyor.
Ölü diriltme deneyi,tüm organizma
canlandırma deneyi başlıyor.
Hayvandan alınan kan otojektör yardımıyla
damarlara geri pompalanıyor.
Ölü diriltme gerçekleşecek mi ?
Otojektör organizmaya normal kan dolaşımı sağlıyor
ölmüş kalp ve akciğerin görevini yerine getiriyor.
Canlandırma deneyinde hayvana bağlı olan nabız ve
kalp cihazında hareket görülüyor,yapay kan dolaşımı kalbi tekrar atması için
uyarıyor.Kalp atışı bir süre sonra normale dönüyor ve hayvan ilk nefesini
alıyor.ölü diriltme yavaş yavaş gerçekleşiyor.Canlandırma deneyi sorunsuz
ilerliyor.hayvan ikinci nefesini de alıyor ve bir süre sonra solunum normale
dönüyor.
İşte ölü diriltme deneyi’nin son aşamasında
otojektör cihazı hayvandan çıkartılıp canlandırma deneyi’nin hayvanın kendi
başına yaşaması sağlanarak başarısı sağlanmak isteniyor ve hayvandan otojektör
cihazı çıkarılıyor.
Köpek anestezi durumundan çıkartılıyor.bir odada
gözlem altında tutuluyor.zayıf düştüğü ve hareket edemediği belirtiliyor.10-12
gün sonra köpek normal haline dönüyor.
Bu ölü diriltme deneyinden sonra köpek yaşamaya
devam ediyor,büyüyor ve aile kurabiliyor.bu canlandırma deneyinde köpeğin normal
hayatına döndüğü söyleniyor.
Yeniden canlandırma deneyi’nden sonra 3 köpek
voronzh üniversitesinde yıllarca gözlem altında tutuldu.Ölü diriltme deneyi
başarıyla gerçekleşti çünkü yıllarca süren gözlemden sonra 3 köpekte yaşamaya
devam etti.1939 yılında canlandırma deneyi ile hayata dönen köpeklerden barny 8
dakika ölü bırakıldıktan sonra yeniden canlandırma deneyi sonucunda tekrar
hayata döndürüldü.Gene 1939 yılında canlandırılan barneyin yavrusu
siyah kulak isimli köpek ise canlandırma deneyi sonunda 11.5 dakika ölü
kaldıktan sonra ölü diriltme işlemi uygulanarak yeniden hayata döndürüldü ve
yaşamaya devam etti.yeniden canlandırma ile hayata dönen naida isimli köpek ise
1938 yılında 15 dakika ölü kaldıktan sonra ölü diriltme işlemine ve canlandırma
deneyine olumlu yanıt vererek hayata döndürüldü.bu canlandırma deneyleri’nde
hayvanların organlarında herhangi bir zarara rastlanmadığı belirtildi ve
gösterildi.bu canlandırma ve ölü diriltme deneyleri’nin deneysel tıp bilimine
önemli katkıda bulunduğu belirtildi.
Yorumlar
Yorum Gönder